çekmek
Görünüm
![]() |
Ayrıca bakınız: cekmek |
Türkçe
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]Eylem
[düzenle]çekmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi çeker)
- bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek
- Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. - R. N. Güntekin
- taşıtı bir yere bırakmak, koymak
- germek
- İpi çekmek kolay oldu.
- içine almak, emmek
- bir yerden başka bir yere taşımak
- Ekini tarladan çekmek için kooperatiften römorklu traktörü aldı.
- bir amaçla ortadan kaldırmak
- Piyasadaki parayı çekmek.
- üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak
- Elindeki tabancayı tetiğine basmak için yeni çekivermiş gibiydi. - T. Buğra
- atmak, vurmak
- Dayak çekmek. Şut çekmek.
- bir kişiyi veya bir şeyi geri almak
- güç durumlara dayanmak, katlanmak
- Yalnız bende meçhul bir hastalık vardı. Sekiz yaşından beri çekiyordum. - P. Safa
- tartıda ağırlığı olmak
- Tartsaydınız kırk, kırk beş kilodan fazla çekmezdi. - P. Safa
- döşemek
- Kabloları çekmek için yardıma ihtiyacımız var.
- herhangi bir engel kurmak
- Derenin kış yaz kurumayan suları böğürtlen fidanlarını yükseltmiş, iki tarafa yemiş dolu bir koyu çit çekmiş. - R. H. Karay
- şans denemek amacıyla hazırlanmış kâğıtlardan birini almak
- Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar. - S. F. Abasıyanık
- imbik yardımı ile elde etmek
- İspirto çekmek. Gül yağı çekmek.
- çizgi durumunda uzatmak
- aynısını yazmak veya çizmek
- Yazıyı temize çekmek. Kopya çekmek.
- tedavi amacıyla şişe, vantuz, sülük v.s.yi uygulamak
- Bardak çekmek.
- bir yerden bir şeyi yukarı doğru almak
- görüntüyü bir aletle özel bir nesne üzerine kaydetmek
- Fotoğraf çekmek. Film çekmek.
- taşıma gücü olmak
- Bu araba 500 kilodan fazla yük çekmez.
- öğütmek
- Kahve çekmek.
- protesto, poliçe, çek vb. düzenleyip yürürlüğe koymak
- hoşa gitmek, sarmak
- kaçan ilmeği örmek
- Çorap çekmek.
- masrafını karşılamak, ikramda bulunmak
- Ayfer TUNÇ, 2014 Dünya Ağrısı, sayfa 244
- "Ona kalsa gitmezmiş; ama defterlerini tuttuğu bir herif masrafı ben çekicem demiş, ısrar etmiş."
- Ayfer TUNÇ, 2014 Dünya Ağrısı, sayfa 244
- bir duyguyu içinde yaşatmak
- Ona yanıyorum, onun hasretini çekiyorum. - R. H. Karay
- yürütmek, sürmek
- Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın. - Y. K. Beyatlı
- bir kimse ailesinden birine herhangi bir bakımdan benzemek
- Yeğeninin ona çeken tek yanı yoktur. - T. Buğra
- bir şeyin içyüzünü anlamak amacıyla bir kimseyi sıkıştırmak
- Sorguya çekmek.
- herhangi bir anlama almak
- Bak, sözümü nereye çekti!
- örtmek, giymek
- Yorganınızı başınıza çeker ve uykunuza devam edersiniz. - R. H. Karay
- dişi hayvanı çiftleşmek için erkeğin yanına götürmek
- yol, ay sürmek
- Sevmediğim ayların çoğu otuz bir çeker, uzundur. - B. Felek
- daralıp kısalmak
- Kumaşı yıkayınca çekti.
- asmak
- Açıkta durduk. Demir attık. Kayığa tehlike bayrakları çektik. - Halikarnas Balıkçısı
- boya, badana, göz kalemi vb. sürmek
- İpek s. Burnett, 2013 Romancı, sayfa 47 , Yapı Kredi Yayınları
- "Gözüme kalem çekmeye çalıştım, beceremedim, Şadiye Abla koştu imdadıma yetişti, sağ olsun."
- İpek s. Burnett, 2013 Romancı, sayfa 47 , Yapı Kredi Yayınları
- yollamak
- Çektikleri telgrafı babasıyla annesi, bakalım, alabilecekler mi? - A. İlhan
- bir şeyi emip dışarıya çıkarmak
- Tulumba, suyu iyi çekiyor. Baca iyi çekiyor.
- hamur vb. iyice pişmiş duruma gelmek
- (fizik) bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisine yaklaşmaya zorlamak, itmek karşıtı
- (mühendislik) vericiden gelen dalgaları algılayarak televizyon, radyo, telefon vb. aygıtlarla bağlantı kurmak
- içki içmek
- Çok kimse rakısını bağında çekiyordu. - F. R. Atay
- kuvvet kullanarak nesneleri kendine doğru yaklaştırmak
- (mecaz) benzemek
- Oğlan dayıya çeker.
Çekimleme
[düzenle]çekmek eyleminin çekimi
Deyimler
[düzenle]acı çekmek, akıntıya kürek çekmek, arık çekmek, babasına çekmek, başı çekmek, burun çekmek, çek arabanı, çile çekmek, sorguya çekmek, damarına çekmek, dem çekmek, dünyadan el etek çekmek, fertİği çekmek, hat çekmek, ilgi çekmek, kafayı çekmek, tesbih çekmek
Çeviriler
[düzenle]çeviriler
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "çekmek" maddesi
Atasözleri
[düzenle]Eski Türkçe
[düzenle]Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Eylem
[düzenle]- çekerek bağlamak
- Kitap noktalamak
- Attan kan almak
- Sıkılan oku çekmek
Türkmence
[düzenle]Eylem
[düzenle]çekmek
Kaynakça
[düzenle]- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.