İçeriğe atla

yazmak

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: ýazmak

Türkçe

[düzenle]

Söyleniş

[düzenle]
  • Heceleme: yaz‧mak

Eylem

[düzenle]
Kalemle yazıyor (1), (2))
Kadının yüzünü yazmışlar (10)

yazmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi yazar)

  1. söz ve düşünceyi özel işaret veya harflerle anlatmak
    • Büyük bir heyecan, bir haz içinde şu satırları yazıyorum. - Ö. Seyfettin
  2. yazı ile anlatmak, yazıya dökmek
    • Adresini bilmiyorum ki yazayım.
  3. yazar olarak görev yapmak
  4. yazı ile bildirmek, haber vermek
    • Mağlubiyet Almanya'yı karıştırmış, gazeteler yazıyor. - A. İlhan
  5. bir bilim veya edebiyat eseri oluşturmak
  6. sayaç v.s. sayılarla niceliği belirtmek
  7. kaydetmek
    • Çocuğu okula yazdılar.
  8. bir göreve almak
    • O delikanlıyı polis yazmışlar.
  9. insanın geleceğini belirlemek
    • Yazan böyle yazmış.
  10. gelinin yüzünü süslemek
    • Kalem alıp kaşın gözün yazmalı. - Halk türküsü


Çekimleme

[düzenle]

Atasözleri

[düzenle]

Deyimler

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Çağatayca

[düzenle]

Eylem

[düzenle]
  1. yapmak, best etmek, tahrir, imla, bitmek

Kaynakça

[düzenle]
  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.