için
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]- Heceleme: i‧çin
Yazılışlar
[düzenle]Edat
[düzenle]için
- amacıyla, maksadıyla
- Ukalalık yapmamak için bütün gayretine rağmen yine de o düşündüğünü yapmıştı. - S. F. Abasıyanık
- neden ve sonuç belirten bir kelime
- Hastanın uykuda olduğunu söylemesi sırf vakit kazanmak içindi. - R. N. Güntekin
- -den dolayı, -den ötürü
- Bu büyükşehirde ona ilk hitap eden adam olduğu için ona yüreğini açmak ihtiyacını duyuyordu. - Y. K. Karaosmanoğlu
- özgü, ayrılmış, has
- Sizin için bir kitap getirdim.
- düşüncesince, kendince, göre
- Bizim için çok enteresan bir şeydi bu yeni icat. - B. Felek
- hakkında
- Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var. - B. R. Eyuboğlu
- oranla, göz önünde tutulursa
- Bu şapka senin için büyük.
- karşılığında, karşılık olarak
- Bu eşyalar için kaç lira ödediniz?
- uğruna, yoluna
- Bu eşyalar için kaç lira ödediniz?
- süre belirten söz
- Açık söyleyeyim, size birkaç gün için sığındım. - A. Gündüz
- ant deyimleri yapan söz
- Namusum hakkı için. Çocukların başı için.
Deyimler
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]çeviriler
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "için" maddesi
Çağatayca
[düzenle]Ad
[düzenle]Gagavuzca
[düzenle]Edat
[düzenle]için
- için
Kaynakça
[düzenle]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki