iyice

Türkçe

Söyleniş

[iyi'ce]

Belirteç

iyice

1. çok, adamakıllı

   Derken yağmur iyice bastırmış, gök gürlemeye, şimşekler çakmaya başlamıştı. - İ. O. Anar

2. tamamen

   Şapkası iyice yana yıkılmıştı. - Ç. Altan

   Ali giderse bizim evin tadı iyice kaçar. - O. Kemal

3. gereği gibi, derinlemesine, ayrıntılarıyla

   Kabahat bende ki iyice arayıp taramadan bunu kendime gelin yapmaya karar verdim, sana tavsiye ettim. - E. İ. Benice

Çeviriler

çeviriler

• Fince: hyvänlaisesti (fi)

Ön ad

iyice (karşılaştırma daha iyice, üstünlük en iyice)

1. iyiye yakın

   İyice bir ev.

Çeviriler

çeviriler

• Eski Türkçe: çin‎ (otk) (çin)
• Fince: hyvänlainen (fi)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "[1]" maddesi