yer
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
Köken 1[değiştir]
- Osmanlı Türkçesi یر sözcüğünden devralındı
Ad[değiştir]
yer (belirtme hâli yeri, çoğulu yerler)
- bir olayın geçtiği veya geçeceği bölüm
- Kaza yeri polis tarafından kapatılmıştı.
- Toplantı yeri buradan yürüyerek on dakikalık mesafededir.
- bir şeyin, bir kişinin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk
- İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? — M. Ş. Esendal
- bulunulan, oturulan, yaşanılan bölge
- Anadolu'nun bâzı yerlerinde eski bir kocakarı itikadı vardır. — R. N. Güntekin
- durum, hâl, konum, vaziyet
- Türkiye stratejik bakımdan önemli bir yerdedir.
- Yerimde olsan ne yapardın?
- ehemmiyet, önem
- Uçağın yurt savunmasındaki yeri büyüktür.
- gezinilen, ayakla basılan taban
- Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü yerde bir noktaya dikip öylece kalakalıyordu. — H. Taner
- görev, vazife
- Askerden gelirse bakalım bir yere yerleştirebilecek miyiz? — M. Ş. Esendal
- iz
- üzerine yapı kurulmaya elverişli arazi
- Deniz kıyısında bir yer aldılar, ev yapacaklar
- (astronomi, coğrafya) yerküre
- (coğrafya) memleket, ülke
- (mimarlık) otel, motel v.s.’de kalınacak oda
- Yeriniz var mı?
- (sosyoloji) makam
- (ziraat) ekime müsait toprak parçası, arazi
- Çorak yerde ot bitmez.
Çekimleme[değiştir]
yer adının çekimi
Eş anlamlılar[değiştir]
- (bir olayın geçtiği veya geçeceği bölüm): alan, mahal
- (bir şeyin, bir kişinin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk): mahal, mekân
- (üzerine yapı kurulmaya elverişli arazi): arsa
Zıt anlamlılar[değiştir]
- (bir şeyin kaplayabileceği boşluk, mekân): gök
Alt kavramlar[değiştir]
- acı yeri,
- ağ yeri,
- âhenk yeri,
- aktarma yeri,
- an yeri,
- aşı yeri,
- ardılış yeri,
- atık yeri,
- atım yeri,
- atış yeri,
- atıştırma yeri,
- av yeri,
- avar yeri,
- bağlantı yeri,
- bakım yeri,
- barhana yeri,
- basım yeri,
- bayram yeri,
- bekleme yeri,
- bellek yeri,
- besi yeri,
- çalım yeri,
- çalışma yeri,
- çıkarma yeri,
- çıkış yeri,
- demir yeri,
- döl yeri,
- ek yeri,
- gem yeri,
- iş yeri,
- köy yeri,
- ot yeri,
- ödeme yeri,
- park yeri,
- pazar yeri,
- piknik yeri,
- satış yeri,
- yönetim yeri,
- yük yeri,
- yükleme yeri,
- ziyaret yeri
Atasözleri[değiştir]
- (bir şeyin kaplayabileceği boşluk, mekân): Alçak yer yiğidi hor gösterir
Deyimler[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
bir şeyin kaplayabileceği boşluk, mekân
|
Ek okumalar[değiştir]
- Vikipedi'de yer
Köken 2[değiştir]
Eylem[değiştir]
yer
- yemek (eylem) sözcüğünün bildirme kipi geniş zaman basit üçüncü tekil şahıs olumlu çekimi
Zıt anlamlılar[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "yer" maddesi
Azerice[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
- Heceleme: yer
Ad[değiştir]
yer
Kırım Tatarcası[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
- Heceleme: yer
Ad[değiştir]
yer
Kategori:
- Haftanın sözcüğü
- Türkçe 1 heceli sözcükler
- Türkçe IPA okunuşu olan sözcükler
- Osmanlı Türkçesi kökenli Türkçe sözcükler
- Osmanlı Türkçesinden devralınan Türkçe sözcükler
- Türkçe sözcükler
- Türkçe adlar
- Türkçede coğrafya
- Türkçede mimarlık
- Türkçe -r son ekiyle oluşmuş sözcükler
- Türkçe çekimli eylemler
- Azerice 1 heceli sözcükler
- Azerice sözcükler
- Azerice adlar
- Kırım Tatarca 1 heceli sözcükler
- Kırım Tatarca sözcükler
- Kırım Tatarca adlar