gitmek
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
Köken[değiştir]
- Eski Türkçe 𐰴𐰃𐱃 (két-)
Eylem[değiştir]
gitmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi gider) -der
gitmek hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- bir yere doğru yönelmek
- bir yerden veya bir işten ayrılmak
- çıkmak, ulaşmak
- Bu yol nereye gider?
- belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak
- Her gün çalışmaya gidiyor.
- sürmek, devam etmek
- Ama böyle giderse Allah hemen sonunu hayırlara tebdil etsin. - Memduh Şevket Esendal
- yakışmak, yaraşmak
- Bu renk ona gitmedi.
- tüketilmek, harcanmak:
- Eline geçen paranın çoğu da İstanbul'da çoluğa çocuğa gidiyor. - Memduh Şevket Esendal
- götürülmek, gönderilmek
- Haber daha yeni gitti.
- yeter olmak, yetmek, yetişmek:
- İki ton kömür üç ay gider.
- yürümek, yol almak
- Bu at iyi gider.
- dayanmak
- Bu giysi iki yıl gider.
- geçmek
- Yaz gitti, kış geldi.
- herhangi bir durumda olmak
- Yolculuk iyi gidiyor. Bakalım bu iş nasıl gidecek?
- yok olmak, elden çıkmak
- Gemiler ve saray hepsi gitti. - Falih Rıfkı Atay
- (fizyoloji) ölmek
- Ben giderim adım kalır. Dostlar beni hatırlasın. - Âşık Veysel
- başvurmak, yapmak
- Mahkemeye gitmek.
- bir şey zarar görmüş olmak
- Duvarın boyası gitmiş.
- makine, işlemek, çalışmak
- Bu saat iyi gidiyor.
- satılmak
- Altın kaçtan gidiyor? - Sait Faik Abasıyanık
- para ayarlamasına gitmek
- (mecaz) bir duruma, bir sonuca ulaşmak, varmak
- Bu işin sonu nereye gider.
- yardımcı fiil Değerlendirmek, saymak, karşılamak:
Bu iş hoşuma gitmedi, tuhafıma gitti.
Çekimleme[değiştir]
gitmek eyleminin çekimi
Deyimler[değiştir]
Sözcük birliktelikleri[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
çeviriler
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "gitmek" maddesi
Atasözleri[değiştir]
Türkmence[değiştir]
Eylem[değiştir]
gitmek