koşmak
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
![]() |
Ayrıca bakınız: koşu |
Türkçe[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
Eylem[değiştir]
koşmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi koşar) -ar
koşmak hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek
- Ben kaçıyorum, abim de arkamdan koşuyor. - Adalet Ağaoğlu
- bir yere ivedilikle gitmek
- Pencerede dolaşan gölgelerden bir şeyler sezmeye çalışarak koşuyorum. - Yusuf Ziya Ortaç
- bir işle çok ilgilenmek, koşuşturmak
- Yok, yok, dedi, akşamdan beri ben koştum, biraz da onlar yorulsunlar. - Memduh Şevket Esendal
- koşuya çıkmak
- Doru at bugün koşmayacak.
- (mecaz) kovalamak, üstüne düşmek, izlemek
- İki yıldır bu işin peşinden koşuyorum.
- birlikte iş görmesi için bir şeyi, bir kişiyi başka birinin yanına katmak, arkadaş olarak vermek
- birini, bir işte görevlendirmek
- İşe koşmak.
- hayvanı çekeceği arabaya, sabana vb.ne bağlamak
- Atları arabaya koşmak.
Çekimleme[değiştir]
koşmak eyleminin çekimi
Deyimler[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Üst kavramlar[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
koşmak
|
Köken 2[değiştir]
Eylem[değiştir]
koşmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi koşar)
- at, öküz gibi hayvanlar çekebilsin diye arabasını, düveni, sabanı v.s. hazırlamak
- Bir adam yolla da arabayı koşsun.
- bir kişiyi arkadaşlık etmek üzere başkasının yanına vermek
- Yanına bir adam koşalım, yalnız gitme.
- bir kişiyi bir işle görevlendirmek
- Küçük yaşlarda babası onu işe koşuyordu.
- birlikte iş görmesi için bir şeyi başka birinin yanına katmak, arkadaş olarak vermek
- hayvanı çekeceği arabaya, sabana, düvene vb. bağlamak
- Atları arabaya koştun mu?
Eş anlamlılar[değiştir]
Karşıt anlamlılar[değiştir]
Deyimler[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Benzer sözcükler[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
koşmak
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "koşmak" maddesi
Çağatayca[değiştir]
Eylem[değiştir]
- eşar söylemek
- ilave, inşad etmek, tertib
Kaynakça[değiştir]
- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.