açık
Türkçe[değiştir]
Köken[değiştir]
- Osmanlı Türkçesi آچیق, Eski Türkçe açuk (açuk).
Söyleniş[değiştir]
Zıt anlamlılar[değiştir]
Ad[değiştir]
açık (belirtme hâli açığı, çoğulu açıklar)
- belli bir yerin biraz uzağı
- Tren yolu nehrin açığından geçer.
- (denizcilik) denizin kıyıdan uzakça olan yeri
- Limanda bilinen gemiler, hâlbuki açıklardadır. — B. Necatigil
- (ekonomi) bir ihtiyacın karşılanmaması hâli
- Bütçe açığını bir türlü kontrol altına alınamıyordu.
- Ülkenin doktor açığı gittikçe büyümekteydi.
Çekimleme[değiştir]
açık adının çekimi
Alt kavramlar[değiştir]
- (ekonomi): bütçe açığı, cârî açık, ticaret açığı
Deyimler[değiştir]
açık
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
bir ihtiyacın karşılanmaması durumu
|
Ek okumalar[değiştir]
- Vikipedi'de açık
Belirteç[değiştir]
açık
- belirgin bir şekilde
- İnsan, mağlubiyetini bu kadar açık kabul eder mi? — M. Yesârî
Çeviriler[değiştir]
belirgin bir şekilde
Ön ad[değiştir]
açık (karşılaştırma daha açık, üstünlük en açık)
- açılmış, kapalı olmayan
- Açık pencereden pastırma yazının mavi ışıkları girmekte. — E. Atasü
- aralığı çok
- Açık adımlarla.
- boş
- Kâğıtta açık yer kalmadı.
- boş, görevlisi olmayan (iş, vazife), münhal
- Açık kadro.
- çalışır hâlde olan
- Bâzı dükkânları açık olan caddeden sola saptılar. — Ö. Seyfettin
- çıplak, örtüsüz
- Yolcuların hepsi indikten sonra Mehmet Akif göründü, beni açık başıyla selâmladı. — A. Kabaklı
- engelsiz, serbest
- Sana açık bir yol görünüyor.
- gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen
- Bu adamın her işi açıktır.
- her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen
- Her çeşit kafa ve gönül fırtınalarına açık bir adamdı o. — T. Buğra
- kolay anlaşılır
- Açık, dobra sualleriyle karşısındakinin en azından keyfini kaçırır. — E. Işınsu
- rengi koyu olmayan
- Açık sarı saçlı, zayıf bir kadın keman çalıyordu. — Ö. Seyfettin
- sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan
- Açık sahneleri ballandıra ballandıra anlatır o.
Zıt anlamlılar[değiştir]
- (açılmış, kapalı olmayan): kapalı
- (boş, görevlisi olmayan): münhal
- (kolay anlaşılır): vazıh
- (rengi koyu olmayan): koyu
Atasözleri[değiştir]
açık
Çeviriler[değiştir]
açık
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "açık" maddesi
Eski Türkçe[değiştir]
Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Ad[değiştir]
Karaçay Balkarca[değiştir]
Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Karaçay Balkarca alfabesinde yazılmamıştır.
Ad[değiştir]
- açık, vazıh
- (dil bilimi) sesli harf, ünlü, vokal