İçeriğe atla

çıplak

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: Çıplak

Türkçe

[düzenle]

Söyleniş

[düzenle]
IPA: IPA(anahtar): tʃɨplɑk, Çoğul: IPA(anahtar): tʃɨplɑklɑɣ
Ses Örneği: , Çoğul: -
Heceleme: çıp·lak; Çoğul: çıp·lak·lar

çıplak (belirtme hâli çıplağı, çoğulu çıplaklar)

Çıplaklar
  1. (çıplaklık) soyunmuş durumda olan, yalın olan kimse

Çekimleme

[düzenle]

Deyimler

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Ön ad

[düzenle]

çıplak

  1. üstünde bulunması gereken giysi, örtü vb. bulunmayan, üryan, , cıbıl, cıbıldak
    Kız, çıplak tabanlarını bozuk yolda şaplata şaplata köyün içerisine doğru uzaklaştı. - E. E. Talu
  2. saçsız
  3. üzerinde yaprak olmayan
    Irmağın başında kocaman, çıplak bir tek kavak vardı. - H. E. Adıvar
  4. içinde gerekli eşya bulunmayan
    Ankara tepelerinin birinde, boz renkli bir binanın çıplak ve dar bir odasında onunla karşı karşıyayız. - Y. K. Karaosmanoğlu
  5. yoksul
    Askerliğini yapmamış, beş parasız, çıplak bir Cemal'in nesi vardı evlenilecek? - N. Cumalı
  6. yalın, süssüz
    Çıplak bir anlatım.

Deyimler

[düzenle]

Türetilmiş kavramlar

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Atasözleri

[düzenle]

Gagavuzca

[düzenle]

Ön ad

[düzenle]

çıplak

  1. çıplak

Kaynakça

[düzenle]
  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki