daha
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[değiştir]
Köken[değiştir]
- Osmanlı Türkçesi دها sözcüğünden
Söyleniş[değiştir]
Belirteç[değiştir]
daha
- bunun dışında
- Daha neler yapacaktım fakat bırakmadılar, bırakmadılar. — A. Dino
- kendisinden sonra üçüncü kişi iyelik eki alan bir sıfatla birlikte sözü edilen konuda en önemli durumu belirtmek için kullanılan bir söz
- Daha kötüsü treni de kaçırdık.
- sıfatların önüne gelerek karşılaştırma ilgisi kurar
- Daha fenası oraya nasıl gidileceğini bilen de yoktu.
- şimdiye kadar, henüz
- Anne leylek, bir serseri kurşunla daha o sabah ölmüştü. — İ. O. Anar
- var olana ek olarak
- Bir kızım daha olsaydı adını Meliha koyardım. — P. Safa
Atasözleri[değiştir]
daha
Deyimler[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
henüz
önemli durum
(karşılaştırma)
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "daha" maddesi
Azerice[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
- Heceleme: da‧ha
Belirteç[değiştir]
daha
Pali dili[değiştir]
Ad[değiştir]
daha e
- (coğrafya) göl