İçeriğe atla

açılmak

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[düzenle]

Eylem

[düzenle]

açılmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi açılır)

  1. açma işine konu olmak
    • Kasabada bir çırçır fabrikası açılmış. - Ahmet Ümit
  2. kapı, yol ve geçit vb. yerlerden geçebilmesini sağlamak
    • Mehmet EROĞLU, 2020 Yarım Kalan Yürüyüş, sayfa 183 , İletişim Yayınları
      "Gözleri koyun denize açıldığı noktadaki o koyuluktaydı."
  3. bir rengin koyuluğunu yitirmesi
    • Perdenin rengi açıldı.
  4. sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak
  5. bir kuruluşta ilk kez veya yeniden işe başlamak
  6. işini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak
  7. genişlemek, bollaşmak
    • Ayakkabısı açıldı.
  8. delinmek, yırtılmak
    • Pantolonun dizleri açıldı.
  9. sis, karanlık ve duman vb. şeylerin dağılması, yoğunluğunu yitirmesi
    • Belki hava açılıyor. - Refik Halit Karay
  10. gereken güce ulaşmak
    • Ümit KAFTANCIOĞLU, 2022 Altın Ekin, sayfa 53 , Dinozor Genç
      ""Terleyen at daha iyi gider, açılmış olur," diyerek birkaç kamçı daha şaklattı."
  11. kıyıdan uzaklaşmak
    • Ben yüzerken biraz fazla açıldım, kendimi Vardar'ın kuvvetli bir akıntısına kaptırdım. - Yahya Kemal Beyatlı
  12. (mecaz) sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek
    • Hiç kimseye açılmayarak yaşadığım bu altı ay beni bitirdi. - Peyami Safa
  13. (mecaz) herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce veuygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapma
  14. (mecaz) yeni bakış açısı getirmek
  15. (mecaz) ayrıntıya girmek
  16. (mecaz) kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak
    • Ateşi düşünce hasta açıldı.

Deyimler

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]