İçeriğe atla

kapı

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: Kapi, kapi, ka-pi

Türkçe

[düzenle]

Köken

[düzenle]

Osmanlı Türkçesi [Madde?] sözcüğünden devralındı ve Eski Anadolu Türkçesi قاپو (qapu) sözcüğünden devralındı, son olarak Ana Türkçe *kap- sözcüğünden.

Söyleniş

[düzenle]

kapı (belirtme hâli kapıyı, çoğulu kapılar)

Vikipedi
Vikipedi
kapı hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
Bir evin kapısı
  1. devlet dairesi
    Hükûmet kapısı.
  2. ev gezmesi için gidilen yer
  3. geçim, gelir, kısmet sağlayan imkân, kaynak veya yer
  4. gidere yol açan ihtiyaç
  5. iğrenç tuvalet
  6. (bilişim) sadece bir konuda yoğunlaşmış bilgilerin yer aldığı İnternet sahifesi
  7. (mimarlık) bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı ve bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
    Çıtalarla yapılma telli bir kapı koymuşlardı ortasına. C. Uçuk
    Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı. S. F. Abasıyanık
  8. (tarih) Osmanlı Devleti'nde resmî görev yeri
  9. (tavla) iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer

Çekimleme

[düzenle]

Eş anlamlılar

[düzenle]
  • (devlet dairesi, mimarlık, tavla): bap

Alt kavramlar

[düzenle]

Bâb-ı Âlî,

Deyimler

[düzenle]

araba kapısı, açık kapı bırakmamak, açık kapı siyaseti, arka kapı, arkada kapı, çelik kapı, döner kapı, dört kapı, hakikat kapısı, kapı ağası, kapı kapatıcı, kapı kolu, kapı kapatıcı, kapı kapı, kapı numarası, kapı paneli, kapı sürgüsü, kapı telefonu, kapı iskeleti, kapı telefonu, kapıdan kovsan bacadan girer, kapılar yüzüne kapanmak, kapıları kapamak, kuzulu kapı, tövbe kapısı

Türetilmiş kavramlar

[düzenle]

kapıca, kapıcı, kapıcık, kapılı, kapısız, kapıyken, kapıyla, kapıysa


Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Atasözleri

[düzenle]