yeni
Görünüm
![]() |
Ayrıca bakınız: genç, gıcır, dumanı üstünde, yepyeni, yesyeni |
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]Osmanlı Türkçesi یَڭی (yeŋi) sözcüğünden devralındı
Belirteç
[düzenle]yeni
- biraz önce, çok zaman geçmeden
- Yeni tanıştığım orman uzmanları çok nazik ve kibar insanlardı. - Ç. Altan
Çeviriler
[düzenle]Ön ad
[düzenle]yeni
- kullanılmamış veya az kullanılmış olan, eski karşıtı
- Yeni giysi. Yeni ayakkabı.
- oluş veya çıkışından beri çok zaman geçmemiş olan
- Yeni haber; yeni moda.
- en son edinilen
- Yeni eve taşındık.
- işe henüz başlamış
- Yeni öğrenci. Yeni asker.
- o güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan
- Yeni bir buluş; yeni bir düşünce.
- tanınmayan, bilinmeyen
- Yeni imzalara rastlıyoruz.
- daha öncekilerden farklı olan
- Yeni ihtiyaçlarımız var.
- eskisinin yerine gelen
- Yeni vali çok çalışkanmış.
Deyimler
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]az kullanılmış olan
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "yeni" maddesi
Azerice
[düzenle]Ön ad
[düzenle]yeni
- yeni