kalmamak
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Eylem
[düzenle]kalmamak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi kalmaz) '''kalmak''' -maz
- [1] olduğu yeri ve durumu korumamak, sürdürmemek
- [2] zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmamak
- [3] konaklamamak, konmamak
- [4] oturmamak, yaşamamak, eğleşmemek
- [5] eğleşmemek
- [6] hayatını sürdürmek, yaşamamak
- [7] varlığını korumamak, sürdürmemek
- [8] oyalanmamak, vakit geçirmemek
- [9] sınıfı geçememek
- [10] işlemez, yürümez duruma gelmemek
- [11] ileriye atılmamak, ertelenmemek
- [12] bir şeye bulanmamak, bir şeyle kaplanmamak
- [13] bir işi belli bir noktada bırakmamak, ara vermemek
- [14] miras olarak geçmemek
- [15] yapamamak
- [16] belli bir gelirle geçinmek zorunda bulunmamak
- [17] yetinmemek
- [18] sınırlanmamak
- [19] herhangi bir durumu sürdürmemek
Heceleme
[düzenle]- Heceleme: kal‧ma‧mak
Karşıt anlamlılar
[düzenle]- [*] kalmak
Çeviriler
[düzenle]Örnekler
[düzenle]- [17] Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı.
- [18] Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet, yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı. - Atatürk
Alt kavramlar
[düzenle]Deyimler
[düzenle]Türetilmiş kavramlar
[düzenle]- [*] kalamamak, kalınmamak
- [21] bakakalmamak, donakalmamak, şaşakalmamak
Köken
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "kalmamak" maddesi
Yardımcı eylem
[düzenle]kalmamak
- [1] olmamak, herhangi bir durumda bulunmamak
- [2] kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreksizlik bildiren birleşik fiiller oluşturur