can
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[düzenle]
Köken[düzenle]
- Osmanlı Türkçesi جان, o da Farsça جان.
Söyleniş[düzenle]
Ad[düzenle]
can (belirtme hâli canı, çoğulu canlar)
- dirilik, güç
- Her şeyde bu mevsime mahsus bir can, bir dirilik kendini gösteriyordu. — M. Ş. Esendal
- gönül
- Çirkin bana kurban, ben de güzele. Can sever güzeli, maldan ziyade. — Karacaoğlan
- insan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık
- insanın kendi varlığı, özü
- Sağa sola kaçıştık da, canımızı dar kurtardık. — N. Hikmet
- (din, tarikat) Bektaşilik ve Mevlevîlikte tarikat kardeşi
- Şeyh çıkınca oradaki canlar da sırasıyla yürüyüp kapıya gelince dönüp baş kestikten sonra dışarı çıkarlar. — A. H. Çelebi
- (felsefe) birey, ferd; kişi, şahıs
- Benimle beraber dört canız. — F. R. Atay
- (fizyoloji) hayat, yaşam
- Bir kedi yavrusunu kurtarmak için ipe sarılıp kuyuya iner, canımı tehlikeye koyardım. — R. N. Güntekin
Çekimleme[düzenle]
can adının çekimi
Atasözleri[düzenle]
hayat
Deyimler[düzenle]
hayat
Türetilmiş kavramlar[düzenle]
Çeviriler[düzenle]
hayat
|
Ön ad[düzenle]
can (karşılaştırma daha can, üstünlük en can)
- çok içten, sevimli, sevilen, şirin
- Alphonse Daudet ilk gençliğimin can yazarlarından biri idi. — T. Buğra
Çeviriler[düzenle]
can
|
Kaynakça[düzenle]
- Türk Dil Kurumuna göre "can" maddesi
Azerice[düzenle]
Köken[düzenle]
Söyleniş[düzenle]
- Heceleme: can
Ad[düzenle]
can
Gagavuzca[düzenle]
Köken[düzenle]
Söyleniş[düzenle]
- Heceleme: can
Ad[düzenle]
can
Galiçyaca[düzenle]
Ad[düzenle]
can
İngilizce[düzenle]
Yardımcı eylem[düzenle]
can (geçmiş zaman: could, olumsuz: can not, cannot veya can't)
- bir şeyi yapabilmek, yapmaya gücü, yeteneği veya imkânı olmak
- They can run fast. — Hızlı koşabilirler.
- I could hear footsteps. — Ayak sesleri duyabiliyordum.
- bir şeyi yapmaya hakkı veya yetkisi, izni olmak
- You can use the phone. — Telefonu kullanabilirsin(iz).
- birisinden bir şey yapmasını isterken kullanılır: -bilir misin?
- Can you open the window? — Camı açabilir misin(iz)?
Oksitanca[düzenle]
Ad[düzenle]
can
Tatarca[düzenle]
Köken[düzenle]
Söyleniş[düzenle]
- Heceleme: can
Ad[düzenle]
can
Kategori:
- Osmanlı Türkçesi kökenli Türkçe sözcükler
- Türkçe 1 heceli sözcükler
- Türkçe IPA okunuşu olan sözcükler
- Türkçe sözcükler
- Türkçe adlar
- Türkçede din
- Türkçede felsefe
- Türkçede fizyoloji
- Türkçe ön adlar
- Farsça kökenli Azerice sözcükler
- Azerice 1 heceli sözcükler
- Azerice sözcükler
- Azerice adlar
- Farsça kökenli Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca 1 heceli sözcükler
- Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca adlar
- Galiçyaca sözcükler
- Galiçyaca adlar
- Galiçyacada köpekgiller
- İngilizce sözcükler
- İngilizce yardımcı eylemler
- Oksitanca sözcükler
- Oksitanca adlar
- Oksitancada köpekgiller
- Farsça kökenli Tatarca sözcükler
- Tatarca 1 heceli sözcükler
- Tatarca sözcükler
- Tatarca adlar