İçeriğe atla

canlı

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: çanlı

Türkçe

[düzenle]

Köken

[düzenle]
can + -lı

Söyleniş

[düzenle]

canlı (belirtme hâli canlıyı, çoğulu canlılar), sahiplik şekli canlı -sı

  1. (biyoloji, canlılar, ekoloji) fonksiyonlarını hayata mümkün olduğunca uyum sağlayarak sürdüren basit yapılı organelleri olan veya karmaşık organlar sistemlerinin bir araya gelmesiyle oluşmuş varlık
  2. (fizyoloji) hayatta olan kimse
  3. (radyo, televizyon) canlı yayın
  4. (zooloji) yaşamak|yaşayıp yer değiştirebilen mahluk

Çekimleme

[düzenle]

Deyimler

[düzenle]

Kelime birliktelikleri

[düzenle]

Türetilmiş kavramlar

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Belirteç

[düzenle]

canlı

  1. dinamik, hareketli, hayat dolu bir şekilde
    Umut iyidir. İnsanı canlı ve güçlü tutar. A. Kutlu

Çeviriler

[düzenle]

Ön ad

[düzenle]

canlı (karşılaştırma daha canlı, üstünlük en canlı)

  1. canı olan, yaşayan
    • Bütün canlıların kendilerini yarı baygın, uykulu, hareketsiz bir tembelliğe bıraktıkları saatler başlamıştı. N. Cumalı
  2. dinamik, hareketli, hayat dolu
    • Yeni ufuklar arıyor, insanlarla daha geniş, canlı ilişkiler kurmak istiyordum. A. Ağaoğlu
  3. etkili, müessir; güçlü
  4. (İnternet, radyo, televizyon) naklen, yayın
  5. (renkler) dikkat çekici, göz alıcı, parlak

Atasözleri

[düzenle]

Türetilmiş kavramlar

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Azerice

[düzenle]

Köken

[düzenle]
can + -lı

Söyleniş

[düzenle]
  • Heceleme: can‧lı

Ön ad

[düzenle]

canlı

  1. (biyoloji, canlılar, ekoloji) canlı

Tatarca

[düzenle]

Köken

[düzenle]
can + -lı

Söyleniş

[düzenle]
  • Heceleme: can‧lı

Ön ad

[düzenle]

canlı

  1. (biyoloji, canlılar, ekoloji) canlı