yaşamamak
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Eylem
[değiştir]yaşamamak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi yaşamaz)
- bir durumu yaşar gibi olmamak, bir durumla özdeşleşmemek, duymamak, hissetmemek
- devam etmemek, sürmemek
- Onun anısı pek yaşamayacak.
- eğleşmemek, oturmamak
- Köyde yaşamamak onun seçimi oldu.
- endişesiz, hoş, varlıklı keyif sürmemek, vakit geçirmemek
- geçinmemek
- görüp geçirmemek, başından geçmemek
- herhangi bir durumda olmamak veya bulunmamak
- Bekâr yaşamamak kararındaydı.
- Tek başına yaşamamak.
- keyfi yerine gelmemek, mutlu olmamak, işleri yolunda olmamak
- varlığını sürdürmemek
- Kuşlar suda yaşmaz.
- (fizyoloji) canlılık, hayatını sürdürmemek
- (fizyoloji) sağ olmamak
- Deden yaşmıyor mu?
Çekimleme
[değiştir]yaşamamak eyleminin çekimi
Eş anlamlılar
[değiştir]- (fizyoloji): muammer olmamak