ağır

Vikisözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
Ayrıca bakınız: agir

Türkçe[değiştir]

Söyleyiş[değiştir]

  • IPA(anahtar): /ɑˈɰɯɾ̝̊/
  • Heceleme: a‧ğır

Köken[değiştir]

Osmanlı Türkçesi آغر‎ sözcüğünden devralındı

[değiştir]

ağır (belirtme hâli ağırı, çoğulu ağırlar) -rı

Vikipedi
Vikipedi
ağır hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
  1. (spor) ağır siklet
    Yıllarca ağırda güreşti.

Deyimler[değiştir]

Çeviriler[değiştir]

Belirteç[değiştir]

ağır

  1. yavaş bir biçimde
    Cüneyt Bey sözlerini tartıyormuş gibi ağır söylüyordu. - E. İ. Benice

Çeviriler[değiştir]

Ön ad[değiştir]

ağır (karşılaştırma daha ağır, üstünlük en ağır)

  1. [[|]tartı|tartıda]] çok çeken, hafif karşıtı
    Kurşun, ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır.
  2. çapı, boyutu büyük
    Ağır top.
  3. yavaş
    Adam ağır adımlarla gelip masanın başına geçiyor. - E. M. Karakurt
  4. yoğun
    Evin sofasına girer girmez kendisini ağır bir duman karşıladı. - A. Sayar
  5. fiziksel sebeplerden dolayı güç işiten
  6. değeri çok olan, gösterişli
    Ağır kıyafeti ile muhite uymayan Canan'ın yanında, ne kadar rahat ve sadeydi. - M. C. Kuntay
  7. çetin, güç
    Denizcilik tarihinin en ağır sorumluluklarından birini üzerine alıyordu. - F. F. Tülbentçi
  8. ciddi
  9. sıkıntı veren, bunaltan
  10. dokunaklı, insanın gücüne giden, kırıcı
    Kızmıştım, Keziban'a söylenecek şöyle ağır bir söz arıyordum. - N. Ataç
  11. (mecaz) ağırbaşlı, ciddi
    Bu, on dokuz yaşında ufak tefek bir kızdı fakat otuz yaşındaki bir insandan daha ağırdı. - H. E. Adıvar
  12. keskin, boğucu
    Bu koku, en hafif rüzgârla burnu kuvvetli bir adama uzaktan kendini hissettirecek kadar ağırdır. - F. R. Atay
  13. kısık, alçak
    Ağaya pek duyurmak istemeyen ağır bir sesle kulağıma eğildi. - O. C. Kaygılı
  14. davranışları yavaş olan
  15. sindirimi güç
    Ağır bir yemek.
  16. (müzik) yavaş vuruşlu tempo, adagio, lento

Çeviriler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]

Atasözleri[değiştir]

Azerice[değiştir]

Ön ad[değiştir]

ağır

[1] oturaklı

Çağatayca[değiştir]

Ön ad[değiştir]

  1. sakil, gurun, semin

Kırım Tatarca[değiştir]

Ön ad[değiştir]

ağır

  1. ağır

Kaynakça[değiştir]

  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.