kova
Görünüm
![]() |
Ayrıca bakınız: Kova |
Türkçe
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]Ad
[düzenle]kova (belirtme hâli kovayı, çoğulu kovalar) kova -sı
kova hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- (kaplar) genellikle su veya sulu şeyler taşımaya, denizden veya kuyudan su çekmeye yarayan üstünden kulplu kap
- Suyu Pire Mahmut bir kovayla getirip kaptanın başından aşağı boşaltıyor. - Z. Selimoğlu
Çekimleme
[düzenle]kova adının çekimi
Üst kavramlar
[düzenle]Deyimler
[düzenle]Türetilmiş kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]kova
|
Ön ad
[düzenle]kova (karşılaştırma daha kova, üstünlük en kova)
- kabın alacağı miktarda
- Mezarının etrafına toplanan fakirlerden biri balıksırtı yığılan toprağın üzerine iki kova su döktü. - İ. H. Baltacıoğlu}}
- (argo) futbolda çok gol yiyen (kaleci veya takım)
Çeviriler
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "kova" maddesi
Eski Türkçe
[düzenle]Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Ad
[düzenle]- Türkler'in kullandığı gemlerde atların burnuna dogru dikilen kayış
- (kaplar) kova
Fince
[düzenle][ko·va]
Ön ad
[düzenle]kova