çene
Görünüm
Türkçe
[düzenle]

Köken
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]Ad
[düzenle]çene (belirtme hâli çeneyi, çoğulu çeneler) , sahiplik şekli çene -si
- çok konuşma huyu, gevezelik
- Sende de çene var ha!
- kerpeten, mengene gibi araçların eşyayı sıkıştıran karşılıklı iki parçasından her biri
- köşe
- (anatomi) canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını sağlayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad
- Çenesinin, başının bütün iskeleti peksimeti çiğnedikçe daha açık olarak meydana çıkıyordu. — H. E. Adıvar
- Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
Boşanır sırtlara, vâdîlere, sağnak sağnak. — M. Â. Ersoy
- (denizcilik) baş bodoslamasının omurga ile birleştiği yer, çarık, pruva
Çekimleme
[düzenle]çene adının çekimi
Alt kavramlar
[düzenle]Deyimler
[düzenle]Türetilmiş kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]anatomi
|
denizcilik
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "çene" maddesi
Ek okumalar
[düzenle]- Vikipedi'de çene
Çağatayca
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]- Heceleme: çe‧ne
Ad
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.