sıçramak
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Eylem
[değiştir]sıçramak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi sıçrar)
- ayaklarla, birdenbire ve kuvvetle yeri teperek hızla yukarıya veya ileriye atılmak
- Çocuk taştan taşa sıçrayarak gitti.
- bir uyarı veya heyecan sebebiyle ürkerek birdenbire olduğu yerde doğrulur gibi sarsılmak
- Uyumuş olacak ki yataktan sıçrayarak uyandı. - Sait Faik Abasıyanık
- yerinden koparak hızla, parçalar durumunda savrulmak
- Tarlalardan kalkan çamur parçaları etrafa, bazen de üstüme sıçrıyordu. - Ömer Seyfettin
- yayılmak, bir yerden başka bir yere geçmek
- Hatta az önce Birgi'ye de sıçramıştı satışlar. - Necati Cumalı
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
|
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "sıçramak" maddesi