İçeriğe atla

tartmak

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: daralmak

Türkçe

[düzenle]

Eylem

[düzenle]

tartmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi tartar)

Tartmak (1)
  1. bir şeyin birim cinsten ağırlığını bulmak
  2. bir şeyi avuç içinde sallayarak ağırlığını kestirmeye çalışmak
  3. (mecaz) bir şeyin bütün sonuçlarını düşünmek, hesap etmek
    • Acaba, bütün bu söylediklerinin altında bir takaza da var mı diye iyice tartıyorum, yok gibi. - A. Ağaoğlu
  4. dikkatle incelemek, değer biçmek
    • Emrah POLAT, 2015 Köpek Adamlar, sayfa 41 , İletişim Yayınları
      "Sezgileriyle de olsa, birbirlerini tartarak da olsa iki köpek dövüşmeye çoktan başlamıştı."
  5. binek hayvanlarının dizginlerini çekmek
    • Süvari daima dizginleri tartıp kısrağı zapta muktedir olduğunu ihsas etmeli. - Ö. Seyfettin
  6. Yaklaşmak, yakınlaşmak
    • Ümit KAFTANCIOĞLU, 2022 Altın Ekin, sayfa 125 , Dinozor Genç
      "Gün öğleyi tartıyordu."

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]


Eski Türkçe

[düzenle]
Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

Eylem

[düzenle]
  1. tartmak
  2. cezbetmek
  3. çekmek
  4. uzatmak
  5. germek
  6. getirmek