hasta
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[düzenle]
Söyleniş[düzenle]
- Heceleme: has‧ta
Köken[düzenle]
Ön ad[düzenle]
hasta (karşılaştırma daha hasta, üstünlük en hasta)
- (hastalık) hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kişi
- Annem o evin önü sofalı bir odasında hasta yatıyordu. - Y. K. Beyatlı
- aşırı düşkün
- Maç hastasıydı.
- parasız, züğürt
- zihnî kabiliyetleri bozulmuş olan
Eş anlamlılar[düzenle]
Türetilmiş kavramlar[düzenle]
Çeviriler[düzenle]
çeviriler
|
Kaynakça[düzenle]
- Türk Dil Kurumuna göre "hasta" maddesi
Atasözleri[düzenle]
- Dağ adamı, hasta eder sağ adamı
- Hasta ol benim için, öleyim senin için
- Hasta olmayan, sağlığın kadrini bilmez
- Hastaya bakmaktan hasta olması yeğdir
Gagavuzca[düzenle]
Köken[düzenle]
Ön ad[düzenle]
hasta hasta
Kırım Tatarca[düzenle]
Ad[düzenle]
hasta
- hasta
Kaynakça[düzenle]
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki