karar
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]- Osmanlı Türkçesi قرار, Arapça قَرَار (ḳarār)
Söyleniş
[düzenle]Ad
[düzenle]karar (belirtme hâli kararı, çoğulu kararlar)
- bir iş veya mesele hakkında düşünülerek verilen kesin yargı
- Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu. — H. S. Tanrıöver
- değişmeyen, düzenli durum, düzenlilik, yöntemlilik
- değişmez olma
- Havanın hiç kararı yok.
- tam ölçüsünde, ne az, ne çok
- Yemeğin tuzu karar.
- (hukuk) herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin hüküm, yargı
- Hâkim kararı. Yargıç kararı.
- (hukuk) bu yargıyı bildiren belge
- Mahkeme kararını aldık.
- (müzik) Türk müziğinde taksim yaparken ana makama dönüş
Çekimleme
[düzenle]karar adının çekimi
Atasözleri
[düzenle]- (tam ölçüsünde): Çoğu zarar, azı karar
Alt kavramlar
[düzenle]- (hukuk): takipsizlik kararı
Kelime birliktelikleri
[düzenle]Türetilmiş kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]karar
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "karar" maddesi
Eylem
[düzenle]karar
- karmak eyleminin bildirme kipi geniş zaman 3. teklik şahıs olumlu çekimi
Gagavuzca
[düzenle]Köken
[düzenle]Ad
[düzenle]karar
Kaynakça
[düzenle]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki