çağırmak

Türkçe

Eylem

çağırmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi çağırır)

1. birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek

   Etrafına bakındı fotoğrafçıları çağırmak için. - A. Kulin

2. herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek

   O akşam Orhan'ı yemeğe çağırdı. - T. Buğra

3. binmek için bir araç istemek

   Bir taksi çağırdım. - C. Uçuk

4. yüksek sesle şarkı, türkü söylemek

   Türküler çağırarak tahta siliyor. - Y. Z. Ortaç

Çekimleme

çağırmak eyleminin çekimi

olumlu çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	çağırdım	çağırdın	çağırdı	çağırdık	çağırdınız	çağırdılar
		hikaye	çağırdıydım	çağırdıydın	çağırdıydı	çağırdıydık	çağırdıydınız	çağırdıydılar
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	çağırdıysam	çağırdıysan	çağırdıysa	çağırdıysak	çağırdıysanız	çağırdıysalar çağırdılarsa
	belirsiz geçmiş	basit	çağırmışım	çağırmışsın	çağırmış	çağırmışız	çağırmışsınız	çağırmışlar
		hikaye	çağırmıştım	çağırmıştın	çağırmıştı	çağırmıştık	çağırmıştınız	çağırmıştılar
		rivayet	çağırmışmışım	çağırmışmışsın	çağırmışmış	çağırmışmışız	çağırmışmışsınız	çağırmışmışlar
		şart	çağırmışsam	çağırmışsan	çağırmışsa	çağırmışsak	çağırmışsanız	çağırmışsalar çağırmışlarsa
	geniş	basit	çağırırım	çağırırsın	çağırır	çağırırız	çağırırsınız	çağırırlar
		hikaye	çağırırdım	çağırırdın	çağırırdı	çağırırdık	çağırırdınız	çağırırdılar
		rivayet	çağırırmışım	çağırırmışsın	çağırırmış	çağırırmışız	çağırırmışsınız	çağırırmışlar
		şart	çağırırsam	çağırırsan	çağırırsa	çağırırsak	çağırırsanız	çağırırsalar çağırırlarsa
	şimdiki	basit	çağırıyorum	çağırıyorsun	çağırıyor	çağırıyoruz	çağırıyorsunuz	çağırıyorlar
		hikaye	çağırıyordum	çağırıyordun	çağırıyordu	çağırıyorduk	çağırıyordunuz	çağırıyordular
		rivayet	çağırıyormuşum	çağırıyormuşsun	çağırıyormuş	çağırıyormuşuz	çağırıyormuşsunuz	çağırıyormuşlar
		şart	çağırıyorsam	çağırıyorsan	çağırıyorsa	çağırıyorsak	çağırıyorsanız	çağırıyorsalar çağırıyorlarsa
	gelecek	basit	çağıracağım	çağıracaksın	çağıracak	çağıracağız	çağıracaksınız	çağıracaklar
		hikaye	çağıracaktım	çağıracaktın	çağıracaktı	çağıracaktık	çağıracaktınız	çağıracaktılar
		rivayet	çağıracakmışım	çağıracakmışsın	çağıracakmış	çağıracakmışız	çağıracakmışsınız	çağıracakmışlar
		şart	çağıracaksam	çağıracaksan	çağıracaksa	çağıracaksak	çağıracaksanız	çağıracaksalar çağıracaklarsa
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	çağırayım	çağırasın	çağıra	çağıralım	çağırasınız	çağıralar
		hikaye	çağıraydım	çağıraydın	çağıraydı	çağıraldım	çağıraydınız	çağıraydılar
		rivayet	çağıraymışım	çağıraymışsın	çağıraymış	çağıralmışım	çağıraymışsınız	çağıraymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	çağırsam	çağırsan	çağırsa	çağırsak	çağırsanız	çağırsalar
		hikaye	çağırsaydım	çağırsaydın	çağırsaydı	çağırsaydık	çağırsaydınız	çağırsaydılar
		rivayet	çağırsaymışım	çağırsaymışsın	çağırsaymış	çağırsaymışız	çağırsaymışsınız	çağırsaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	çağırmalıyım	çağırmalısın	çağırmalı	çağırmalıyız	çağırmalısınız	çağırmalılar
		hikaye	çağırmalıydım	çağırmalıydın	çağırmalıydı	çağırmalıydık	çağırmalıydınız	çağırmalıydılar
		rivayet	çağırmalıymışım	çağırmalıymışsın	çağırmalıymış	çağırmalıymışız	çağırmalıymışsınız	çağırmalıymışlar
		şart	çağırmalıysam	çağırmalıysan	çağırmalıysa	çağırmalıysak	çağırmalıysanız	çağırmalıysalar çağırmalılarsa
	emir	basit	—	çağır	çağırsın	—	çağırın çağırınız	çağırsınlar
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—
olumsuz çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	çağırmadım	çağırmadın	çağırmadı	çağırmadık	çağırmadınız	çağırmadılar
		hikaye	çağırmadıydım	çağırmadıydın	çağırmadıydı	çağırmadıydık	çağırmadıydınız	çağırmadıydılar
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	çağırmadıysam	çağırmadıysan	çağırmadıysa	çağırmadıysak	çağırmadıysanız	çağırmadıysalar çağırmadılarsa
	belirsiz geçmiş	basit	çağırmamışım	çağırmamışsın	çağırmamış	çağırmamışız	çağırmamışsınız	çağırmamışlar
		hikaye	çağırmamıştım	çağırmamıştın	çağırmamıştı	çağırmamıştık	çağırmamıştınız	çağırmamıştılar
		rivayet	çağırmamışmışım	çağırmamışmışsın	çağırmamışmış	çağırmamışmışız	çağırmamışmışsınız	çağırmamışmışlar
		şart	çağırmamışsam	çağırmamışsan	çağırmamışsa	çağırmamışsak	çağırmamışsanız	çağırmamışsalar çağırmamışlarsa
	geniş	basit	çağırmam	çağırmazsın	çağırmaz	çağırmayız	çağırmazsınız	çağırmazlar
		hikaye	çağırmaydım	çağırmazdın	çağırmazdı	çağırmaydık	çağırmazdınız	çağırmazdılar
		rivayet	çağırmaymışım	çağırmazmışsın	çağırmazmış	çağırmaymışız	çağırmazmışsınız	çağırmazmışlar
		şart	çağırmaysam	çağırmazsan	çağırmazsa	çağırmaysak	çağırmazsanız	çağırmazsalar çağırmazlarsa
	şimdiki	basit	çağırmıyorum	çağırmıyorsun	çağırmıyor	çağırmıyoruz	çağırmıyorsunuz	çağırmıyorlar
		hikaye	çağırmıyordum	çağırmıyordun	çağırmıyordu	çağırmıyorduk	çağırmıyordunuz	çağırmıyordular
		rivayet	çağırmıyormuşum	çağırmıyormuşsun	çağırmıyormuş	çağırmıyormuşuz	çağırmıyormuşsunuz	çağırmıyormuşlar
		şart	çağırmıyorsam	çağırmıyorsan	çağırmıyorsa	çağırmıyorsak	çağırmıyorsanız	çağırmıyorsalar çağırmıyorlarsa
	gelecek	basit	çağırmayacağım	çağırmayacaksın	çağırmayacak	çağırmayacağız	çağırmayacaksınız	çağırmayacaklar
		hikaye	çağırmayacaktım	çağırmayacaktın	çağırmayacaktı	çağırmayacaktık	çağırmayacaktınız	çağırmayacaktılar
		rivayet	çağırmayacakmışım	çağırmayacakmışsın	çağırmayacakmış	çağırmayacakmışız	çağırmayacakmışsınız	çağırmayacakmışlar
		şart	çağırmayacaksam	çağırmayacaksan	çağırmayacaksa	çağırmayacaksak	çağırmayacaksanız	çağırmayacaksalar çağırmayacaklarsa
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	çağırmayayım	çağırmayasın	çağırmaya	çağırmayalım	çağırmayasınız	çağırmayalar
		hikaye	çağırmayaydım	çağırmayaydın	çağırmayaydı	çağırmayaldım	çağırmayaydınız	çağırmayaydılar
		rivayet	çağırmayaymışım	çağırmayaymışsın	çağırmayaymış	çağırmayalmışım	çağırmayaymışsınız	çağırmayaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	çağırmasam	çağırmasan	çağırmasa	çağırmasak	çağırmasanız	çağırmasalar
		hikaye	çağırmasaydım	çağırmasaydın	çağırmasaydı	çağırmasaydık	çağırmasaydınız	çağırmasaydılar
		rivayet	çağırmasaymışım	çağırmasaymışsın	çağırmasaymış	çağırmasaymışız	çağırmasaymışsınız	çağırmasaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	çağırmamalıyım	çağırmamalısın	çağırmamalı	çağırmamalıyız	çağırmamalısınız	çağırmamalılar
		hikaye	çağırmamalıydım	çağırmamalıydın	çağırmamalıydı	çağırmamalıydık	çağırmamalıydınız	çağırmamalıydılar
		rivayet	çağırmamalıymışım	çağırmamalıymışsın	çağırmamalıymış	çağırmamalıymışız	çağırmamalıymışsınız	çağırmamalıymışlar
		şart	çağırmamalıysam	çağırmamalıysan	çağırmamalıysa	çağırmamalıysak	çağırmamalıysanız	çağırmamalıysalar çağırmamalılarsa
	emir	basit	—	çağırma	çağırmasın	—	çağırmayın çağırmayınız	çağırmasınlar
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—

Çeviriler

birinin gelmesini kendisine söylemek

• Azerice: çağırmaq (az), səsləmək (az)
• Fince:kutsua (fi)
• İngilizce: call (en), invite (en)
• Tatarca: çaqıru (tt)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "çağırmak" maddesi