tamam
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Köken
[değiştir]- Osmanlı Türkçesi تمام, Arapça تَمَامْ (temām).
Ön ad
[değiştir]tamam (karşılaştırma daha tamam, üstünlük en tamam)
- bitmiş, tamamlanmış
- Haydi Abbas vakit tamam/ Akşam diyordun, işte oldu akşam/ Kur bakalım çilingir soframızı/ Dinsin artık bu kalp ağrısı. — C. S. Tarancı
- bütün, tüm
- Paranın tamamını verdim.
- eksiksiz
- Bu kitap tamam değildir.
- yalan ve yanlış olmayan, doğru
Deyiler
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Edat
[değiştir]tamam
Çeviriler
[değiştir]evet
Ünlem
[değiştir]tamam
- beğenilmeyen bir iş veya teklif karşısında söylenen söz
- Tamam, başka işimiz kalmadı da şimdi onunla mı uğraşacağız!
Çeviriler
[değiştir]tamam
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "tamam" maddesi
Azerice
[değiştir]Ön ad
[değiştir]tamam