ilişmek
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[değiştir]
Eylem[değiştir]
ilişmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi ilişir) -ir
- bir şeye hafifçe dokunmak, takılmak
- Elim çiçeklere ilişti, vazo devrildi.
- elini sürmek, dokunmak
- ¨¨Bir sancılı yerine dokunmuşum gibi ızdırapla 'bırak, ilişme' diye inledi. - F. R. Atay
- bir şeyin kenarına kısa bir süre için oturmak
- Sonra gene usulca hastanın karyolasına yandan ilişerek oturdu. - N. Cumalı
- karışmak, rahat vermemek, müdahale etmek
- Sanat edebiyat açısından, derginin politikasıyla tam uyuşmasa da burada tek satırıma ilişmediler. - A. Ağaoğlu
- değinmek, sözünü etmek
- O konuya hiç ilişmedik.
- şaka etmek
Çeviriler[değiştir]
çeviriler
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "ilişmek" maddesi
Çağatayca[değiştir]
Eylem[değiştir]
- bend, peyvend olmak, bağlanmak
Eski Türkçe[değiştir]
Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Eylem[değiştir]
- birbirine ilişmek
- çatışmak
- asmakta yardım ve yarış etmek
Kaynakça[değiştir]
- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.