hukuk
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]- Osmanlı Türkçesi حقوق, Arapça حُقُوق (ḥuḳūḳ, “hukuk”).
Söyleniş
[değiştir]Ad
[değiştir]hukuk (belirtme hâli hukuku, çoğulu hukuklar)
- haklar
- Hukukumdan vazgeçmem.
- kanunların ceza ile ilgili olmayıp alacak verecek v.s. dâvâları ilgilendiren bölümü
- Bu hukuk davası ancak avukatla kazanılır.
- Hukuk mahkemesi burası.
- (bilim) toplumu düzenleyen ve devletin yaptırım gücünü belirleyen kanunların bütünü ve bu yasaları konu alan bilim
- eş anlamlısı: tüze
- Hukuk daima âdetlerin peşinden gider, önüne geçmez. — P. Safa
- Kaldı ki böyle bir hareket, milletlerarası hukuka taban tabana zıttı. — Y. K. Karaosmanoğlu
- (mecaz) ahbaplık, dostluk
- Hukukumuz doktor hasta ilişkisinden daha önemlisi kişiseldir, eski dostuz. — A. Boysan
Çekimleme
[değiştir]hukuk adının çekimi
Açıklamalar
[değiştir]- Bu kelimede sesli ile başlayan bir ek aldığında sert sessiz yumuşaması meydana gelmeyerek mesela "-un" eki geldiğinde "hukukun" olarak yazılır.
Üst kavramlar
[değiştir]- (bilim): beşerî bilim, yargı
Alt kavramlar
[değiştir]bilim
Deyimler
[değiştir]Türetilmiş kavramlar
[değiştir]bilim
Benzer kelimeler
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]bilim
hak
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "hukuk" maddesi
Ek okumalar
[değiştir]- Vikipedi'de hukuk