İçeriğe atla

derece

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[değiştir]

Köken

[değiştir]
Arapça

derece (belirtme hâli dereceyi, çoğulu dereceler)

  1. (fizik, ölçü birimleri) sıcaklık ölçü birimi, santigrat veya fahrenhayt olarak ölçülebilir
  2. bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe
    Hukuk tahsilini Paris'te bitirmiş, birinci derece diploma almıştı. - Ö. Seyfettin
    Beyoğlu'nda bu derece itibar görmemişti. - E. E. Talu
  3. (fizik) ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biri
    Sıcakölçerin dereceleri.
  4. (ölçü aletleri) sıcaklıkölçer
    Hastaların ateşini ölçen aletle, dereceyle ancak asker ocağında karşılaşabilirdi. - N. Hikmet
  5. (kimya) bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim
  6. (matematik) bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimi
    Dik açılar doksan derecedir.
  7. (spor) başarı gösterme

Deyimler

[değiştir]

Sözcük birliktelikleri

[değiştir]

Çeviriler

[değiştir]

İlgeç

[değiştir]

derece

  1. denli, kadar
    Beyoğlu'nda bu derece itibar görmemişti. - E. E. Talu

Çeviriler

[değiştir]

Kaynakça

[değiştir]

Türkmence

[değiştir]

derece

  1. yücelik

Kaynakça

[değiştir]
  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.derece

Lazca

[değiştir]

derece

  1. derece