söndürmek
Türkçe[değiştir]
Eylem[değiştir]
söndürmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi söndürür) -ür
- ateş ve ışığın yanmasına, aydınlatmasına son vermek
- Parmağının ucuna kadar gelen alevi yere atıyor, terliğiyle basarak söndürüyor. - Peyami Safa
- hava veya gaz ile şişirilmiş bir şeyin havasını veya gazını boşaltmak
- Çocuk balonu söndürdü.
- (mecaz) tutku ve duyguları yatıştırmak, etkisiz duruma getirmek
- Böyle zamanlarda Hacı'da ateşi ateşle söndürmekten başka çare olmadığını bilirim. - Reşat Nuri Güntekin
Deyimler[değiştir]
Çeviriler[değiştir]
çeviriler
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "söndürmek" maddesi
Türkmence[değiştir]
Eylem[değiştir]
söndürmek
- Söndürmek
Kaynakça[değiştir]
- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "söndürmek" maddesi