yavru
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]Ad
[düzenle]yavru (belirtme hâli yavruyu, çoğulu yavrular), sahiplik şekli yavru -su
- (aile, primatlar)
Çocuk
- Korkarak arkasına baktığı zaman yavrusunun bir kartalın pençeleri arasında, bulutlara doğru süzülüp yükseldiğini gördü. — A. H. Müftüoğlu
- (argo) Güzel, alımlı genç kız.
- (hayvanlar) Hayvanın yaş olarak küçüğü, yeni doğmuş hayvan
- Kedi yavrusu annesinin kuyruğuyla oynuyor.
- Kuş yavrusu yuvadan aşağı düşünce bahçıvan merdiveni getirip kuşu yuvasına iade etti.
- (mecaz) Bir şeyin küçüğü; kuzu
- Ev, bodrumu, tavan arası ve iki katıyla tam bir konak yavrusudur. — T. Buğra
Çekimleme
[düzenle]yavru adının çekimi
Atasözleri
[düzenle]- (aile, primatlar): Ananın bastığı yavru incinmez
Türetilmiş kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]aile
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "yavru" maddesi
Gagavuzca
[düzenle]Köken
[düzenle]- Eski Türkçe jauru (jauru)
Söyleniş
[düzenle]- Heceleme: yav‧ru
Ad
[düzenle]yavru
- (aile, primatlar) yavru
Kaynakça
[düzenle]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Kategori:
- Osmanlı Türkçesi kökenli Türkçe sözcükler
- Türkçe 2 heceli sözcükler
- Türkçe IPA okunuşu olan sözcükler
- Türkçe sözcükler
- Türkçe adlar
- Türkçede aile
- Türkçede primatlar
- Türkçe argo
- Türkçede hayvanlar
- Türkçe mecazlar
- Eski Türkçe kökenli Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca 2 heceli sözcükler
- Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca adlar
- Gagavuzcada aile
- Gagavuzcada primatlar