pençe
Görünüm
Ayrıca bakınız: pence |
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]- Farsça pence
Ad
[değiştir]pençe (belirtme hâli pençeyi, çoğulu pençeler)
- (anatomi) yırtıcı hayvanların ön ayaklarının parmaklarıyla tırnakları
- Kuş beni görünce korktu, pençesinde yılanla havalandı. - M. Ş. Esendal
- (ayak giyimi) ayakkabının tabanındaki kösele
- (mecaz) etkisinden kurtulmak olanaksız, etkisi çok olan güç
- Bu vicdan azabının demirden pençesi yüreğini sıkmaya başlıyordu. - Y. K. Karaosmanoğlu
- (halk ağzı, anatomi) el
- Bir yumruğunu gırtlağıma dayadı, bir pençesiyle kalbimi kavradı. - A. Gündüz
Deyimler
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "pençe" maddesi