felaket
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]- Osmanlı Türkçesi فلاكت (felaket) sözcüğünden devralındı.
Söyleniş
[düzenle]Ad
[düzenle]felaket (belirtme hâli felaketi, çoğulu felaketler)
- Büyük sıkıntı, üzüntü ve zarara yol açan hadise veya hâl
- İnsanların korkması icap eden en büyük felaket, kötü ahlâktır. — Samiha Ayverdi
Çekimleme
[düzenle]felaket adının çekimi
Eş anlamlılar
[düzenle]Alt kavramlar
[düzenle]Kelime birliktelikleri
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]felaket
|
Ön ad
[düzenle]felaket (karşılaştırma daha felaket, üstünlük en felaket)
- çok kötü
- Felaket bir yazı.
- hayrete düşürücü, şaşırtıcı
- Bu kız felaket.
Çeviriler
[düzenle]çok kötü
|
hayrete düşürücü
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "felaket" maddesi