uydurmak
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Eylem
[düzenle]uydurmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi uydurur) uydurmak -ur uydurmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi uydurur)
- Gözlerini kilidi sökülmüş ve büyümüş anahtar deliğine uydurdu. - P. Safa
- Terzinin kendi sözünü yanlış anlamış olduğu hikâyesini uydurmuş olmalıydı. - A. Ş. Hisar
Köken
[düzenle]Deyimler
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "uydurmak" maddesi