İçeriğe atla

tav

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[düzenle]

tav (belirtme hâli tavı, çoğulu tavlar) tav -vı

  1. işlenecek bir nesnede bulunması gereken ısının, nemin yeterli olması durumu
  2. hayvanlarda besili olma durumu
  3. en uygun durum ve zaman
  4. hazır olma

Köken

[düzenle]
Farsça

Alt kavramlar

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Çeviriler

[düzenle]

Atasözleri

[düzenle]
Av avlanmış, tav tavlanmış

Çağatayca

[düzenle]
  1. hengyam, tağ, çağ

Karaçay Balkarca

[düzenle]
Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.
  1. (doğa bilimi, yüzey bilimi) dağ, cebel

Kumanca

[düzenle]

tav

  1. (doğa bilimi, yüzey bilimi) dağ, cebel

Kırım Tatarca

[düzenle]

tav

  1. aşık oyununda aşık kemiğinin yan gelmesi hali

Karşıt anlamlılar

[düzenle]
  1. talşı

Üst kavramlar

[düzenle]
  1. aşık kemiği

Yazılışlar

[düzenle]
taw

Kaynakça

[düzenle]
  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.