İçeriğe atla

وعد

Vikisözlük sitesinden

Arapça

[düzenle]

Köken 1

[düzenle]
و ع د (v-ʿ-d)

Söyleniş

[düzenle]

Eylem

[düzenle]

وَعَدَ (vaʿade) I, geniş zaman يَعِدُ‎ (yaʿidü)

  1. (iki geçişli) söz vermek (çift geçişli olarak yorumlandı veya birisi بِ (bi) birşey)
    هَلْ تَعِدُنِي بِذٰلِكَ؟ — Bana buna söz verecek misin (bana söz veriyor musun)?

Çekimleme

[düzenle]

Eylem

[düzenle]

وَعَدَ (vaʿade) I, geniş zaman يَعِدُ‎ (yaʿidü)

  1. (iki geçişli) birşey ile tehdit etmek
    • M.S. 609–632, Kur'an, 36:63
      هَٰذِهِ جَهَنَّمُ الَّتِي كُنتُمْ تُوعَدُونَ  Bu, size vaad edilen cehennemdir.

Çekimleme

[düzenle]

Türetilmiş kavramlar

[düzenle]

Kaynaklar

[düzenle]

Köken 2

[düzenle]

Söyleniş

[düzenle]

وَعْد (vaʿd) e (çoğul وُعُود (vuʿūd))

  1. وَعَدَ (vaʿade) eyleminin mastarı (şekil I)
  2. herhangi bir şey için söz verilmek veya tehdit edilmek
  3. söz
  4. tehdit

Çekimleme

[düzenle]

Türevleri

[düzenle]
  • Osmanlı Türkçesi: وعد

Kaynaklar

[düzenle]

Osmanlı Türkçesi

[düzenle]

Köken

[düzenle]
Arapça وَعْد (vaʿd).

Söyleniş

[düzenle]

وعد (va'd)

  1. vaat

Çekimleme

[düzenle]