çakmak
Görünüm
Ayrıca bakınız: Çakmak |
Türkçe
[değiştir]Ad
[değiştir]çakmak (belirtme hâli çakmağı, çoğulu çakmaklar) çakmak -ğı
- [1] taşa vurulup kıvılcım çıkarılan çelik parçası
- Nasıl oldu bilmem, eğilip yakarken çakaralmaz çakmak kıvılcım çıkardı.
- [2] çelik, taş, cam, plastik vb. maddeden yapılmış gaz veya benzinle dolu tutuşturma aleti
Deyimler
[değiştir]- dünyaya kazık çakmak
- gözleri çakmak çakmak olmak
- gözlerinde şimşekler çakmak
- imzayı çakmak
- kafasında şimşekler çakmak
- sınıfta çakmak
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Eylem
[değiştir]çakmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi çakar) çakmak -ar
- [1] vurarak sokup yerleştirmek
- Çiviyi tahtaya çakmak.
- [2] çivi ile tutturmak
- İsa'nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı.
- [3] kazık çakıp hayvan bağlamak
- Atı çayıra çakmak.
- [4] bir şeyi başka bir şeye sürtmek, vurmak veya çarpmak
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "çakmak" maddesi
Arnavutça
[değiştir]Ad
[değiştir]çakmak
- [1] çakmak
Eski Türkçe
[değiştir]Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Eylem
[değiştir]- [1] çakmak
- [2] erişmek
- [3] aşağı inmek (kuş)
Eylem
[değiştir]- [1] çakmak (yakma aracı)
Türkmence
[değiştir]Eylem
[değiştir]çakmak
- [1] sokmak, iğnesini batırmak, ısırmak
Kaynakça
[değiştir]- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.