mukabil
Türkçe
[değiştir]Belirteç
[değiştir]mukabil
- [1] karşılık olarak
- Bir iki iyi habere mukabil her gün nice kaza ve bela haberleri verir. -A. Ş. Hisar.
- [2] rağmen
- Oraya altın parlaklığı veren guruplara mukabil buradan her sabah pırıl pırıl bir güneş doğduğunu da ben çok defalar gördüm. - A. H. Çelebi
Köken
[değiştir]Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "mukabil" maddesi
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Ön ad
[değiştir]mukabil (karşılaştırma daha mukabil, üstünlük en mukabil)
- [1] bir şeye karşılık olarak yapılan, bir şeyin karşılığı olan
- Düşmanlarla beraber Anadolu'da mukabil teşkilat yapmak üzere yetmiş beş kişi kadar göndermiş. - Atatürk
- [2] bir şeyin karşısında bulunan
- [3] karşılıklı
- Hatta bir halıdaki mukabil iki şekilden bile biri diğerine tamamıyla müşabih değildir. - A. H. Müftüoğlu
Yazılışlar
[değiştir]- [muka:bil]
Çeviriler
[değiştir]çeviriler