İçeriğe atla

koruk

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: Koruk

Türkçe

[düzenle]

koruk (belirtme hâli koruğu, çoğulu koruklar)

  1. henüz olgunlaşmamış ekşi üzüm
    Hüseyin Ağa, aşağıda koruk sıkmış, buğulu bardaklarla geldi. - Yusuf Ziya Ortaç

Çeviriler

[düzenle]

Ön ad

[düzenle]

koruk (karşılaştırma daha koruk, üstünlük en koruk)

  1. içi boş (kabuklu meyve)

Çeviriler

[düzenle]

Kaynakça

[düzenle]

Atasözleri

[düzenle]
Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır
Dede koruk yer, torununun dişi kamaşır
Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas

Çağatayca

[düzenle]
  1. Kabarmış, kızmış, çive ham üzüm, biyaban sahra