bereket
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]- Osmanlı Türkçesi بركت, o da Arapça بَرَكَة (barake) kelimesinden gelmektedir.
Söyleniş
[düzenle]- Heceleme: be‧re‧ket
Ad
[düzenle]bereket (belirtme hâli bereketi, çoğulu bereketler)
- bolluk, feyezan, feyiz, gürlük, ongunluk
- Çocuk gönlüm kaygılardan azade; Yüzlerde nur, ekinlerde bereket - O. V. Kanık
- (meteoroloji) yağmur
- Bereket yağıyor.
Alt kavramlar
[düzenle]- (bolluk): Halil İbrahim bereketi
Atasözleri
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]feyiz
|
Belirteç
[düzenle]bereket
- iyi ki, neyse ki, iyi bir rastlantı sonucunda
- Bereket, o sıralarda henüz bu sözü bilmiyordum. - E. Bener
Çeviriler
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "bereket" maddesi
Gagavuzca
[düzenle]Köken
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]- Heceleme: be‧re‧ket
Ad
[düzenle]bereket
Kaynakça
[düzenle]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Türkmence
[düzenle]Köken
[düzenle]Ad
[düzenle]bereket