Tartışma:alem

Sayfa içeriği diğer dillerde desteklenmemektedir.
Vikisözlük sitesinden

Su anda duzgun anlam yazamayacagim icin notu buraya koyuyorum. Bir kac anlam daha var konabilecek. "Alem ne derse desin" derkenki anlam, "alem yapmak" derkenki anlam, belki "o bir alem" derkenki anlam v. Bm 09:10, 18 Ocak 2007 (UTC)

alem, âlem farkı[değiştir]

Kaynak: [1]

Neml Suresi maddesinde, asıllarına uygun olarak değiştirdiğim (alem, âlem gibi) kelimelerin başını açık bırakmak için "geri al" komutu vermişsiniz.. Şimdiye kadar yaşadığım bu en sıcak günlerde şapkasız bu yavruların başlarına sıcak geçerse ne olacak?

Meselâ; alem kelimesi (arapça, farsça diye kökenlerine inmeden) osmanlıca 1.İz, işaret 2. Bayrak, 3.Minare veya bayrak direkleri tepesindeki ay (hilâl), 4.Sarığın altın oluk teli... demektir.

âlem 'e gelince: 1. Cümle yaratıklar, 2.Dünya, yeryüzü, 3.İnsanlar, halk (ahâli), 4.Varlıkların bir sınıfı, 5.Hayatın bir devri, 6. Bir meslek, bir , ayrı bir nitelikte olan toplantı veya durum;(âlem-i ab: içki meclisi)... gibi. (Örneklerin devamı yazacak olursam, yüzlerce tuş kullanmam gerek..)

Görüyorsunuz, sadece bir "^" ne kadar farklı sonuç veriyor.

Meselâ, hemen aklıma gelen şu mısra'ı farklı şekilde yazalım: Gidelim Göksu'ya, bir âlem-i ab eyleyelim. Orijinaline uygun olarak şapkalı yazıldığında ne demek istenildiği çook açık. Şapkayı çıkararak Göksu'ya gittiğimizde ise ne halt edeceğiz, belli değil.

Kaldı ki; tarihimizde "Divan Edebiyatı" denilen bir âbide var; hazım ve haz edilerek okunduğunda şu an ortalarda dolaşan "şiir"lerin çoğunu (ki çoğu mide gurultusuna benziyorlar) buruşturup çöpe atmak lâzım..

O, şimdi kolay kolay erişilemez şiirlerin çoğu aruz vezni ile yazılmıştır. Yukarıdaki misâlimizde bahis konusu olan mısra'ı orijinaline uygun olarak yazıp okursak, kalıbının . . __ __/ . . __ __ /. . __ __/ . . __ (Yani; feilâtün-feilâtün-feilâtün-feilün) olduğunu görürüz.

Şapkayı çıkarırsak kalıbın, şiirin ve okuyanın başına sıcak geçer.

Kur'an'ın tek harfi bile değişmemiştir ve değiştirilmez inancı benim de inancımdır..

Sizin de, bir kaynaktan aldığınız bilgileri çok dikkatlice kullanmaya çalıştığınızı; sûredeki bu harf değişikliklerinde hassas olmanızı gayet iyi anlıyorum..

Ama nerden aldıysanız, âlem'i alem yazan kaynak yanlıştır.

Kur'an'ın orijinalini okurken bahsedilen kelimeyi şapkasız okursanız, yanlış okumuş olursunuz.

Okurken yanlış olan bir kelime yazılırken ayni seslerle yazıldığında da yanlıştır.

(Bu konuda artık klâsik hâle gelmiş bir misâli hatırlatayım:

Bu yıl ortaklığımız iyi gitti. Yıl sonunda karımızı paylaştık.. denilince, benim gibi cahil birisi sormaz mı: Ne yani, eşlerinizi mi paylaştınız? diye!)

12 Eylül sonrası, cahilane bir kararla "şapka kaldırılacak, kaldır!!!" emri verenlerin yedikleri halta neden ortak olalım ki?

Aslında, şapka kaldırılacak, kaldır!!! komutu, "Divan edebiyatının köküne ayran suyu dökülecek, dööök!!!" komutundan başka bir şey değildir..

Tıpkı, klâsik Türk musıkisinin köküne ayran suyu dökerek, ortalığın "Yatağıma geeelll" yellenmeleriyle doldurulmak istenmesi gibi, şapkayı, aruzu kaldırarak koca bir kültürü yok etmek için alınan kararların neticelerini görüyorsunuz..

Ne zarafet kaldı, ne incelik, ne de Genç Werter gibi aşkları yüzünden intihar edebilecek cesarette duygusal insanlar..

Sizi takdir ettiğimi, sevdiğimi bilirsiniz; ama hakikati daha çok sevmek zorundayım.. Bu vesile ile bu konuda yakın bir dostuma içimi dökeyim dedim. Selamlâr, saygılar sevgili mâder-i beyza' .--Hasan Sami 03:52, 17 Ağustos 2007 (UTC)