mahrem
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Köken
[düzenle]Söyleniş
[düzenle]Zıt anlamlılar
[düzenle]Ad
[düzenle]mahrem (belirtme hâli mahremi, çoğulu mahremler)
- sırdaş
- Az vakitte mahremlerimden biri oldu. — H. R. Gürpınar
Çekimleme
[düzenle]mahrem adının çekimi
Türetilmiş kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]Ön ad
[düzenle]mahrem (karşılaştırma daha mahrem, üstünlük en mahrem)
- Başkalarına söylenmeyen, gizli.
- Müdür, dosyadan başka bir rapor çıkardı. Kenarında kırmızı bir damga: Mahrem. — R. H. Karay
- Yakın akrabadan olduğu için nikâh düşmeyen.