fevkalâde
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]Belirteç
[değiştir]fevkalâde
- aşırı bir biçimde
- Babası çocuğun bu hayallerinden dolayı fevkalade müteessir oluyor, ona hiçbir sanat da öğretemiyordu." - Asaf Halet Çelebi
Ön ad
[değiştir]fevkalâde (karşılaştırma daha fevkalâde, üstünlük en fevkalâde)
- alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik
- Eserin aslına fevkalade sadakat gösterilmiş olması da ayrıca kayda şayandır. - Asaf Halet Çelebi
- aşırı, çok fazla
- Yalnız tansiyon fevkalade. Katiyen et yememesi lazım. - Nazım Hikmet
Ünlem
[değiştir]- Çok iyi, çok üstün, çok güzel