dinlenmek
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[değiştir]
Eylem[değiştir]
dinlenmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi dinlenir)
- [1] güç kazanmak için çalışmaya ara vermek, yorgunluğunu gidermek, istirahat etmek
- [2] önemsenmek, nasihati yerine getirilmek.
- [3] bazı yiyecek ve içeceklerin tadını arttırmak, kolay pişmesini sağlamak gibi sebeplerle bir süre bekletmek.
- [4] dinlemek fiilinin pasif hâli
Heceleme[değiştir]
- Heceleme: din‧len‧mek
Karşıt anlamlılar[değiştir]
- [1-4] dinlenmemek
Çeviriler[değiştir]
çeviriler
Örnekler[değiştir]
- [1] Pervin biraz dinlendikten sonra ayağa kalktı. - P. Safa
- [4] Mahkeme huzurunda şahitler dinlendi, sonra duruşma ileriki bir tarihe ertelendi.
Sözcük birliktelikleri[değiştir]
Türetilmiş kavramlar[değiştir]
- [3] dinlendirmek