belagat

Vikisözlük sitesinden

Türkçe[değiştir]

Köken[değiştir]

Osmanlı Türkçesi بلاغت‎, o da Arapça بَلاغَة(belāġa).

Söyleniş[değiştir]

  • IPA(anahtar): /be.laː.ˈɡat/
  • Heceleme: be‧la‧gat

[değiştir]

belagat (belirtme hâli belagatı, çoğulu belagatlar)

  1. iyi konuşma, sözle inandırma kabiliyeti
    Gülünç olduğu kadar hazin bir belagati varmış. — Halit Fahri Ozansoy
  2. (bilgi, edebiyat) söz sanatlarını inceleyen bilgi dalı
  3. (edebiyat) Konuyu bütün yönleriyle kavrayarak hiçbir yanlış ve eksik anlayışa yer bırakmayan, yorum gerektirmeyen, yapmacıktan uzak, düzgün anlatma sanatı
    Hakikati ifade için yazıdan ziyade resmin belagatine müracaat daha doğru olacak. — Sermet Muhtar Alus
  4. (mecaz) Bir şeyde gizli olan derin mânâ
    Sükûtun belagati

Çekimleme[değiştir]

Eş anlamlılar[değiştir]

Türetilmiş kavramlar[değiştir]

Çeviriler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]

Ek okumalar[değiştir]