İçeriğe atla

zincirleme

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[düzenle]

zincirleme (belirtme hâli zincirlemeyi, çoğulu zincirlemeler)

  1. Zincirlemek işi veya durumu.

Ön ad

[düzenle]

zincirleme (karşılaştırma daha zincirleme, üstünlük en zincirleme)

  1. Birbirini izleyen, art arda gelen; müteselsil, teselsül.
    • 1996: Atilla ATALAY, 1996 Düşkovalayan, sayfa 12 , Öküz , 14. sayı,
      "Dört yıl önce bir kış günü, TEM'de karıştığım yirmi araçlık zincirleme trafik kazasından sonra Sabah Gazetesi "Türkiye'nin ilk Avrupai Kazası" başlığını attığından beri, daha "post-modern" bir gazete başlığı göremedim."

Belirteç

[düzenle]

zincirleme

  1. Art arda, peş peşe gelerek.
    • "İmparatorlar toprağı terk olgusunu önlemek için köy başına düşen vergi miktarını belirtiyor, bu miktarın ödenmesinden tüm köy halkını zincirleme sorumlu tutuyordu." - Murat Özyüksel

Kaynakça

[düzenle]