telaş
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Ad
[düzenle]telaş (belirtme hâli telaşı, çoğulu telaşlar) telaş -şı
- Atatürk'ün gelişini göremedik ama koridordaki telaştan meseleyi anladık. -H. Taner
- Ben geçerken onun telaşı, sizi dürtmesi gözümden kaçmadı. - H. E. Adıvar
- Herkes yağmur telaşı içindeydi. Islanmış, çamurlanmış, dört bir yanımdan geçiyorlardı. - N. Meriç
Köken
[düzenle]Deyimler
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]Türk Dil Kurumuna göre "telaş" maddesi