tahakkuk etmek

Türkçe

Köken

tahakkuk etme + -k

Söyleniş

• IPA^(anahtar): /tahacˈcuc etmec/
• Heceleme: ta‧hak‧kuk et‧mek

Eylem

tahakkuk etmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi tahakkuk eder)

1. anlaşılmak
2. doğru çıkmak
3. gerçekleşmek

   Eşyam mektebe geldiği andan itibaren artık hayata benim için ebedî yalnızlık, ebedî yetimlik ikinci defa tahakkuk etmiş oluyordu. - Ethem İzzet Benice

4. ortaya çıkmak

Çekimleme

tahakkuk etmek eyleminin çekimi

olumlu çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	tahakkuk ettim	tahakkuk ettin	tahakkuk etti	tahakkuk ettik	tahakkuk ettiniz	tahakkuk ettiler
		hikaye	tahakkuk ettiydim	tahakkuk ettiydin	tahakkuk ettiydi	tahakkuk ettiydik	tahakkuk ettiydiniz	tahakkuk ettiydiler
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	tahakkuk ettiysem	tahakkuk ettiysen	tahakkuk ettiyse	tahakkuk ettiysek	tahakkuk ettiyseniz	tahakkuk ettiyseler tahakkuk ettilerse
	belirsiz geçmiş	basit	tahakkuk etmişim	tahakkuk etmişsin	tahakkuk etmiş	tahakkuk etmişiz	tahakkuk etmişsiniz	tahakkuk etmişler
		hikaye	tahakkuk etmiştim	tahakkuk etmiştin	tahakkuk etmişti	tahakkuk etmiştik	tahakkuk etmiştiniz	tahakkuk etmiştiler
		rivayet	tahakkuk etmişmişim	tahakkuk etmişmişsin	tahakkuk etmişmiş	tahakkuk etmişmişiz	tahakkuk etmişmişsiniz	tahakkuk etmişmişler
		şart	tahakkuk etmişsem	tahakkuk etmişsen	tahakkuk etmişse	tahakkuk etmişsek	tahakkuk etmişseniz	tahakkuk etmişseler tahakkuk etmişlerse
	geniş	basit	tahakkuk ederim	tahakkuk edersin	tahakkuk eder	tahakkuk ederiz	tahakkuk edersiniz	tahakkuk ederler
		hikaye	tahakkuk ederdim	tahakkuk ederdin	tahakkuk ederdi	tahakkuk ederdik	tahakkuk ederdiniz	tahakkuk ederdiler
		rivayet	tahakkuk edermişim	tahakkuk edermişsin	tahakkuk edermiş	tahakkuk edermişiz	tahakkuk edermişsiniz	tahakkuk edermişler
		şart	tahakkuk edersem	tahakkuk edersen	tahakkuk ederse	tahakkuk edersek	tahakkuk ederseniz	tahakkuk ederseler tahakkuk ederlerse
	şimdiki	basit	tahakkuk ediyorum	tahakkuk ediyorsun	tahakkuk ediyor	tahakkuk ediyoruz	tahakkuk ediyorsunuz	tahakkuk ediyorlar
		hikaye	tahakkuk ediyordum	tahakkuk ediyordun	tahakkuk ediyordu	tahakkuk ediyorduk	tahakkuk ediyordunuz	tahakkuk ediyordular
		rivayet	tahakkuk ediyormuşum	tahakkuk ediyormuşsun	tahakkuk ediyormuş	tahakkuk ediyormuşuz	tahakkuk ediyormuşsunuz	tahakkuk ediyormuşlar
		şart	tahakkuk ediyorsam	tahakkuk ediyorsan	tahakkuk ediyorsa	tahakkuk ediyorsak	tahakkuk ediyorsanız	tahakkuk ediyorsalar tahakkuk ediyorlarsa
	gelecek	basit	tahakkuk edeceğim	tahakkuk edeceksin	tahakkuk edecek	tahakkuk edeceğiz	tahakkuk edeceksiniz	tahakkuk edecekler
		hikaye	tahakkuk edecektim	tahakkuk edecektin	tahakkuk edecekti	tahakkuk edecektik	tahakkuk edecektiniz	tahakkuk edecektiler
		rivayet	tahakkuk edecekmişim	tahakkuk edecekmişsin	tahakkuk edecekmiş	tahakkuk edecekmişiz	tahakkuk edecekmişsiniz	tahakkuk edecekmişler
		şart	tahakkuk edeceksem	tahakkuk edeceksen	tahakkuk edecekse	tahakkuk edeceksek	tahakkuk edecekseniz	tahakkuk edecekseler tahakkuk edeceklerse
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	tahakkuk edeyim	tahakkuk edesin	tahakkuk ede	tahakkuk edelim	tahakkuk edesiniz	tahakkuk edeler
		hikaye	tahakkuk edeydim	tahakkuk edeydin	tahakkuk edeydi	tahakkuk edeydik	tahakkuk edeydiniz	tahakkuk edeydiler
		rivayet	tahakkuk edeymişim	tahakkuk edeymişsin	tahakkuk edeymiş	tahakkuk edeymişiz	tahakkuk edeymişsiniz	tahakkuk edeymişler
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	tahakkuk etsem	tahakkuk etsen	tahakkuk etse	tahakkuk etsek	tahakkuk etseniz	tahakkuk etseler
		hikaye	tahakkuk etseydim	tahakkuk etseydin	tahakkuk etseydi	tahakkuk etseydik	tahakkuk etseydiniz	tahakkuk etseydiler
		rivayet	tahakkuk etseymişim	tahakkuk etseymişsin	tahakkuk etseymiş	tahakkuk etseymişiz	tahakkuk etseymişsiniz	tahakkuk etseymişler
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	tahakkuk etmeliyim	tahakkuk etmelisin	tahakkuk etmeli	tahakkuk etmeliyiz	tahakkuk etmelisiniz	tahakkuk etmeliler
		hikaye	tahakkuk etmeliydim	tahakkuk etmeliydin	tahakkuk etmeliydi	tahakkuk etmeliydik	tahakkuk etmeliydiniz	tahakkuk etmeliydiler
		rivayet	tahakkuk etmeliymişim	tahakkuk etmeliymişsin	tahakkuk etmeliymiş	tahakkuk etmeliymişiz	tahakkuk etmeliymişsiniz	tahakkuk etmeliymişler
		şart	tahakkuk etmeliysem	tahakkuk etmeliysen	tahakkuk etmeliyse	tahakkuk etmeliysek	tahakkuk etmeliyseniz	tahakkuk etmeliyseler tahakkuk etmelilerse
	emir	basit	—	tahakkuk et	tahakkuk etsin	—	tahakkuk edin tahakkuk ediniz	tahakkuk etsinler
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—
olumsuz çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	tahakkuk etmedim	tahakkuk etmedin	tahakkuk etmedi	tahakkuk etmedik	tahakkuk etmediniz	tahakkuk etmediler
		hikaye	tahakkuk etmediydim	tahakkuk etmediydin	tahakkuk etmediydi	tahakkuk etmediydik	tahakkuk etmediydiniz	tahakkuk etmediydiler
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	tahakkuk etmediysem	tahakkuk etmediysen	tahakkuk etmediyse	tahakkuk etmediysek	tahakkuk etmediyseniz	tahakkuk etmediyseler tahakkuk etmedilerse
	belirsiz geçmiş	basit	tahakkuk etmemişim	tahakkuk etmemişsin	tahakkuk etmemiş	tahakkuk etmemişiz	tahakkuk etmemişsiniz	tahakkuk etmemişler
		hikaye	tahakkuk etmemiştim	tahakkuk etmemiştin	tahakkuk etmemişti	tahakkuk etmemiştik	tahakkuk etmemiştiniz	tahakkuk etmemiştiler
		rivayet	tahakkuk etmemişmişim	tahakkuk etmemişmişsin	tahakkuk etmemişmiş	tahakkuk etmemişmişiz	tahakkuk etmemişmişsiniz	tahakkuk etmemişmişler
		şart	tahakkuk etmemişsem	tahakkuk etmemişsen	tahakkuk etmemişse	tahakkuk etmemişsek	tahakkuk etmemişseniz	tahakkuk etmemişseler tahakkuk etmemişlerse
	geniş	basit	tahakkuk etmem	tahakkuk etmezsin	tahakkuk etmez	tahakkuk etmeyiz	tahakkuk etmezsiniz	tahakkuk etmezler
		hikaye	tahakkuk etmezdim	tahakkuk etmezdin	tahakkuk etmezdi	tahakkuk etmezdik	tahakkuk etmezdiniz	tahakkuk etmezdiler
		rivayet	tahakkuk etmezmişim	tahakkuk etmezmişsin	tahakkuk etmezmiş	tahakkuk etmezmişiz	tahakkuk etmezmişsiniz	tahakkuk etmezmişler
		şart	tahakkuk etmezsem	tahakkuk etmezsen	tahakkuk etmezse	tahakkuk etmezsek	tahakkuk etmezseniz	tahakkuk etmezseler tahakkuk etmezlerse
	şimdiki	basit	tahakkuk etmiyorum	tahakkuk etmiyorsun	tahakkuk etmiyor	tahakkuk etmiyoruz	tahakkuk etmiyorsunuz	tahakkuk etmiyorlar
		hikaye	tahakkuk etmiyordum	tahakkuk etmiyordun	tahakkuk etmiyordu	tahakkuk etmiyorduk	tahakkuk etmiyordunuz	tahakkuk etmiyordular
		rivayet	tahakkuk etmiyormuşum	tahakkuk etmiyormuşsun	tahakkuk etmiyormuş	tahakkuk etmiyormuşuz	tahakkuk etmiyormuşsunuz	tahakkuk etmiyormuşlar
		şart	tahakkuk etmiyorsam	tahakkuk etmiyorsan	tahakkuk etmiyorsa	tahakkuk etmiyorsak	tahakkuk etmiyorsanız	tahakkuk etmiyorsalar tahakkuk etmiyorlarsa
	gelecek	basit	tahakkuk etmeyeceğim	tahakkuk etmeyeceksin	tahakkuk etmeyecek	tahakkuk etmeyeceğiz	tahakkuk etmeyeceksiniz	tahakkuk etmeyecekler
		hikaye	tahakkuk etmeyecektim	tahakkuk etmeyecektin	tahakkuk etmeyecekti	tahakkuk etmeyecektik	tahakkuk etmeyecektiniz	tahakkuk etmeyecektiler
		rivayet	tahakkuk etmeyecekmişim	tahakkuk etmeyecekmişsin	tahakkuk etmeyecekmiş	tahakkuk etmeyecekmişiz	tahakkuk etmeyecekmişsiniz	tahakkuk etmeyecekmişler
		şart	tahakkuk etmeyeceksem	tahakkuk etmeyeceksen	tahakkuk etmeyecekse	tahakkuk etmeyeceksek	tahakkuk etmeyecekseniz	tahakkuk etmeyecekseler tahakkuk etmeyeceklerse
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	tahakkuk etmeyeyim	tahakkuk etmeyesin	tahakkuk etmeye	tahakkuk etmeyelim	tahakkuk etmeyesiniz	tahakkuk etmeyeler
		hikaye	tahakkuk etmeyeydim	tahakkuk etmeyeydin	tahakkuk etmeyeydi	tahakkuk etmeyeydik	tahakkuk etmeyeydiniz	tahakkuk etmeyeydiler
		rivayet	tahakkuk etmeyeymişim	tahakkuk etmeyeymişsin	tahakkuk etmeyeymiş	tahakkuk etmeyeymişiz	tahakkuk etmeyeymişsiniz	tahakkuk etmeyeymişler
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	tahakkuk etmesem	tahakkuk etmesen	tahakkuk etmese	tahakkuk etmesek	tahakkuk etmeseniz	tahakkuk etmeseler
		hikaye	tahakkuk etmeseydim	tahakkuk etmeseydin	tahakkuk etmeseydi	tahakkuk etmeseydik	tahakkuk etmeseydiniz	tahakkuk etmeseydiler
		rivayet	tahakkuk etmeseymişim	tahakkuk etmeseymişsin	tahakkuk etmeseymiş	tahakkuk etmeseymişiz	tahakkuk etmeseymişsiniz	tahakkuk etmeseymişler
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	tahakkuk etmemeliyim	tahakkuk etmemelisin	tahakkuk etmemeli	tahakkuk etmemeliyiz	tahakkuk etmemelisiniz	tahakkuk etmemeliler
		hikaye	tahakkuk etmemeliydim	tahakkuk etmemeliydin	tahakkuk etmemeliydi	tahakkuk etmemeliydik	tahakkuk etmemeliydiniz	tahakkuk etmemeliydiler
		rivayet	tahakkuk etmemeliymişim	tahakkuk etmemeliymişsin	tahakkuk etmemeliymiş	tahakkuk etmemeliymişiz	tahakkuk etmemeliymişsiniz	tahakkuk etmemeliymişler
		şart	tahakkuk etmemeliysem	tahakkuk etmemeliysen	tahakkuk etmemeliyse	tahakkuk etmemeliysek	tahakkuk etmemeliyseniz	tahakkuk etmemeliyseler tahakkuk etmemelilerse
	emir	basit	—	tahakkuk etme	tahakkuk etmesin	—	tahakkuk etmeyin tahakkuk etmeyiniz	tahakkuk etmesinler
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—

Karşıt anlamlılar

• tahakkuk etmemek

Üst kavramlar

• etmek

Türetilmiş kavramlar

• tahakkuk edebilmek, tahakkuk edilmek, tahakkuk edivermek, tahakkuk ettirmek

Çeviriler

gerçekleşmek

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "tahakkuk etmek" maddesi