said
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
İngilizce[düzenle]
Eylem[düzenle]
said
say eyleminin çekimi
Örnekler[düzenle]
- [1] He said the fund stood at £100.000.
Ön ad[düzenle]
said (karşılaştırma more said, üstünlük most said)
- [1] (hukuk, şaka yollu sözcükler) bahsi geçen (şey, kişi vs.)
Örnekler[düzenle]
- [1] acting in pursuance of the said agreement
Arapça[düzenle]
Ad[düzenle]
Anlamlar[düzenle]
- [1] Mübarek, kutlu, uğurlu.
- [2] Sevap kazanmış,
- [3] Allah katında makbul tutulmuş.
- [4] Kuran’da Hud suresi 105. ayette geçer.