dehşet
Gezinti kısmına atla
Arama kısmına atla
Türkçe[düzenle]
Ad[düzenle]
dehşet (belirtme hâli dehşedi, çoğulu dehşetler) dehşet (belirtme hâli dehşedi, çoğulu dehşetler)
- [1] bir tehlike veya korkunç bir şey karşısında duyulan ürküntü, yılgı
- Şu dehşet ortamının altında koskoca bir yalnızlar dünyası yatıyor. - A. Ağaoğlu
Türk lehçeleri[düzenle]
Ön ad[düzenle]
dehşet (karşılaştırma daha dehşet, üstünlük en dehşet)
- [1] olağanüstü
"Sen büyüdükçe dehşet bir şey oluyorsun." - R. N. Güntekin
Ünlem[düzenle]
dehşet
- [1] Olağanüstü şeyler karşısında şaşma anlatan bir söz
- Dehşet, bu ne güzellik!